“Kardeşlik Hukuku” toplumsal bir sözleşme gibi birbirimizin iyiliği için çabalamakla gelişiyor. Değerlerin yaşanmasıyla şekillenen bu işleyiş samimi ve içselleştirilmiş davranışlarla olgunlaşıyor.
Sivas Valiliği himayelerinde ve Sivas Millî Eğitim Müdürlüğü’nün koordinatörlüğünde yürütülen HEDEF Projesi kapsamında planladığımız çalışmalar devam ediyor. Belli zamanlarda tekrar tekrar gündemimize gelen bir konu var. Psikolojik Danışman Handan Kızılay, “Akran Zorbalığı” konusunu tekrar gündeme getirerek bu önemli hususta öğrencilerimizin bilinçlenmesini ve yetişkinlerin daha duyarlı olmasını amaçlıyor. “Akran Zorbalığına Karşı Kardeşlik Hukuku Rehberlik Çalışması” aslında sadece tek bir etkinlikten oluşmuyor. Bu çatının altında pek çok ek çalışma yapılıyor. İyiliklerin çoğaltılması için yapılanlar aşama aşama uygulanıyor. Sınıf çalışmalarıyla desteklenen eğitimlerde öğrencilerin düşünmesi, kendisini karşıdakinin yerine koyabilmesi, duygularını ifade etmesi ve eyleme dönük adımlar atması hedefleniyor. Eğitimde sık sık kullandığımız kapsamlı gözlemler hem atacağımız adımlar için hem de sorunların kökenine inip değerlendirmeler yapabilmemiz maksadıyla bize yol gösteriyor. Çocuk davranışlarını aşina olduğumuz aile ortamlarıyla birlikte ele alırken şu cümleyi sık sık kullanıyoruz: “Ailenin eğitimi ve oradaki güzel yaklaşımlar çocukların davranışlarını ilk elden şekillendiriyor”… “Kardeşlik Hukuku” toplumsal bir sözleşme gibi birbirimizin iyiliği için çabalamakla gelişiyor. Değerlerin yaşanmasıyla şekillenen bu işleyiş samimi ve içselleştirilmiş davranışlarla olgunlaşıyor. Daha önce de belirttiğimiz gibi akranların zorbalığı son yıllarda gündemimize sık sık gelen ve yan yana durmasından pek de hoşlanmadığımız kelimeler. Akranların arkadaş olduğu, arkadaşlığın karındaşlık manasıyla bezendiği, kardeşliğin geniş bir mahalleyi sarıp sarmaladığı vakitleri hatırlayanlar vardır. Akranların pek çok konuda birbirine denk olması ve bu denkliğin iyi hasletlerle birlikte geliştirilip güzelleştirilmesi dileğimizdir. Çocukların arkadaşlarının yanında güvende olmalarını bekleriz. Çocukluğun doğasında olan ve normal şartlarda iyi örneklerle birlikte gelişmesi gereken süreç budur. Fakat son yıllarda artan zorbalık haberleri başlı başına önemli bir konu olarak karşımıza çıkıyor. Kontrolsüz dijitalleşme, sanal dünyanın yanlış davranışları ışık hızıyla üretip yayması, şiddetin özendirilmesi, argo konuşmaların yaygınlığı, aile bağlarının farklılaşması, anne-baba rollerinin değişmesi, yavaşlık ve düşünce yerine hız ve tüketim öğelerinin yerleştirilmesi gibi pek çok husus zorbalığı besliyor. Sindirilmemiş bilgi parçaları nasıl ki derinlemesine bilmeyi sağlayamıyorsa hız da bilgiye vâkıf olmayı önemli ölçüde zedeliyor gibi. Durup düşünmek, davranışlarının yol açacağı yaraları değerlendirmek, kendisini başkasının yerine koyup ona göre hareket etmek tozlu raflarda kalmış eski davranışlar olarak görülmeye başlanırsa hâlimiz yaman olur. Zorbalıkla ve özellikle akran zorbalığıyla mücadele edebilmek için enine, boyuna ve derinliğine topyekûn bir hareket biçimi benimsenmelidir… Rehberlik ve Psikolojik Danışma Servisi bu konuda çocukların bakış açılarını çeşitlendirecek bir pano hazırlayarak yine yolu gösterdi. Hedef kitle çocuklar olsa da büyüklerin anlaması gerekenler elbette çocuklardan hayli hayli fazla. Attığımız her adından ve onlara sunduklarımızdan sorumluyuz ne de olsa. Psikolojik Danışman Handan Kızılay’a çalışmaları için teşekkür ediyoruz. Yetişkinleri kardeşlik hukukunu yaşamaya ve çocuklara örnek olmaya davet ediyoruz.